17 Kasım 2011 Perşembe

Bekarlığa veda partileri out, evliliğe veda partileri in!

Siz bu yazıyı ne zaman okursunuz bilmiyorum ama İstanbul’da soğuk bir Pazar günü... Dışarısı buz gibi, alışveriş merkezleri balık istifi, sinemalarda yer yok, ev ise haftanın yorgunluğunu yaşayan bir savaşçı misali darmadağın. Durum böyle olunca yine iş başa düştü. Bu evin Alfenzo’su ben olduğuma göre yine eşekcikler misali toparladım, normal bir yaşam alanı görüntüsüne kavuşturdum evi… Ütülenmesi gereken bir sepet dolusu çamaşırı da kapının arkasına kamufle ettimJ Yalap şap da olsa bitirdim her şeyi dedim PTT pijama, terlik, televizyon moduna girdim.

Hafta içi kumanda hakimiyeti sevgili eski sevgilimde olduğu için önce 3-5 dakika kanallar arasında boş boş takıldım. Sonra bir baktım aaaa Çok Güzel Hareketler Bunlar… Aldım kahvemi yayıldım koltuğa. Tam bir yudum almıştım ki süper bir skeç başladı.  Anlatmaya değer olduğu için önce gözümü ayırmadan izledim sonra hemen bilgisayarı açtım.
Sahnede bir masa, masada gelin ve damat oturuyor. Sahnede bir sürü misafir var. Masanın tepesinde de mutluluklar dileriz yazıyor. Önce bir düğün sahnesi diye düşündüm. Ama aaa baktım ki çift boşanıyor. Önce nikah memuru boşanma için imzaları attırıyor. Misafirlerden bir alkış kopuyor. İmzalar atıldıktan sonra kolbastı eşliğinde millet deli gibi tepinmeye başlıyor…. Ooo özgürüm özgürüm diye naralar atıyor damat. Gelinin babası, damadın babasıyla karşılıklı kol bastı oynarken ona ne kadar kıl olduğunu, artık dünür olmadıkları için çok mutlu olduğunu bağıra bağıra itiraf ediyor. Damadın annesi, gelinin annesine demediğini bırakmıyor. Bu arada yurdumun en ünlü dansı kolbastı son hızlıyla devam ediyor. Gelinin arkadaşları kıza artık mini etek giyebilirsin diye sarılıyorlar o da don giyip çıkarımmmmm kime ne kime ne diye tepinmeye devam ediyor. Damatta gelsin maçlar, gitsin kızlar, sabaha kadar playstation oynarım alayına giderim ulllannn diye nara atıyor.
Evliliğe veda partisinde piyanist şantör olmassa olur mu? Olmmaaz… Piyanist abi sıranın mal paylaşımına geldiğini anons ediyor. Aldım verdim ben seni yendim hesabı kim adım kapmaca ile başlıyor mal paylaşımı. Önce arkadaşlar paylaşılıyor. Takımlar kuruluyor.  Sıra geliyor hava atışıyla çocuğun velayetini kimin alacağına… Düğün çiçeği gibi fırlatılıyor velet havaya anne kaleci Volkan gibi kapıyor bebeği havada. Tam sevinirken baba oohhhh mama parası, okul, doktor masrafları, üst baş hepsini kitledim sana diyor.  Ağır tahrik altındaki kadın veledi aaa istemem diyip fırlatıyor tekrar, sonra bebeği tutan başkasına atıyor, velet top gibi o elden o ele geçiveriyor. Sonunda tabi bomba ananenin elinde patlıyor. Napalım ben bakırım diyip alıyor kadın bebeği…  Yüzükler iade ediliyor, davetliler düğünde taktıkları takıları geri alabilme savaşına giriyorlar. Davetlilerden biri geline yazıyor.. Falan filannn derken bu enteresan skeçte böyle bitiyor.
Bunu izlerken otuz iki dişini çıkarıp küçük dilini dalgalandıra dalgalandıra gülenler olmuştur kesin. Bazı izleyicilerde gülmek yerine düşünmeyi tercih etmişlerdir. İşte ben onlardanım.İzlemeyenlere de düşündüreyim dedim ve yazmaya başladım. Evlenirken çiftler acayip bir kaosun içinde bulurlar kendilerini… Yok eşyaydı, yok takıydı, yok ev bulmaydı, aman onun annesi kırılmasın, aman düğün yeri merkezi olsun, gelinlik kiralansın mı alınsın mı, perdeler kısa mı olsun uzun mu olsun, balayına para ayrılsın, tek taşlar alınsın, çeyizler tamamlansın, halıları da unutmayalım aaaaa bir de ev için depozito vardı diyeee diye bu liste uzayıp gidiyor. Bal şeker gibi anlaşan çiftler bile bu dönemde birbirlerine giriyorlar. Tam bir karmaşa, sonra bekarlığa veda partileri yapılıyor ve evlilik müessesine giriş yapılıyor.
Girmek böyle zorsa çıkmak nasıldır hayal edin. Anlaşamayan ve boşanmaya karar veren çiftler de tereyağından kıl çeker gibi çıkamıyorlar bu labirentten. Aynı o skeçteki gibi yol mal paylaşımı, yok ev ayırma, yok çocuk velayeti, yok mahkeme günü, yok ailelerin kavgası derken girdiklerine de çıktıklarına da pişman oluyorlar. Aaaa anlaşamazsam boşanırım diyenler öyle lafla peynir gemisinin yürümediğini görüveriyorlar. Özgürlüğe yelken açtıktan sonra da patlıyorlar bir evliliğe veda partisi!
Evet bildiğin evliliğe veda partisi! Bekarlığa veda oluyorsa evliliğe veda da olur şekerim. Mesela  bizim Demet Akalın geçen yıl Bodrum Türkbükü’nde patlatmıştı bir evliliğe veda partisi. Sonra Haziran ayında White Stripes grubunun vokalisti Jack White ve manken Karen Elson boşanmalarını kutlamak için bir evliliğe veda partisi vermişlerdi. Harbi parti yani öyle tırışkadan değil davetiye bile bastırmış adamlar boru mu?
Bekarlığa veda partilerinden sonra boşanmaların artmasıyla birlikte evliliğe veda partileri de trend olur belki önümüzdeki dönemde… Oooo o parti senin bu parti benim koparız. Parti düzenlemeye hazırlananlara benden tavsiye gelenlerin çoğu taktığımızı geri alabilir miyiz umuduyla gelir haaa… Ama her şeyin kolayı var yaptırın bir pankart yazın üzerine Yedik Biz O Takıları diye asın mekanın girişineJ Hadi bakalım ne zaman başlayacak evliliğe veda partileri, bekleyelim, görelim….
Yazan: Reçel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder