7 Ocak 2012 Cumartesi

999 kusurlu hareketten 99’u

9 kusurlu hareket… Futbolun, iş hayatının, arkadaşlığın, aşkın hepsinin ayrı ayrı 9 kusurlu hareketini saymak mümkün.  9 kusurlu hareketin neden bu kadar kritik olduğunu açıklayayım önce, bu 9 hareketten birini bile yapınca adın çıkıyor 9’a sonra bir daha 8’i göremiyorsun. Nereden aklıma geldi bilmiyorum ama şu kusurlu hareketleri bu sayfaya yatıralım da yakından tanıyalım, tuzaklarına düşmeyelim dedim. Can sıkıntısı işteJ Bu aralar kusurlu hareketlerle aram baya bozuk…
Önce iş hayatının, sonra arkadaşlığın, aşkın kusurlu hareketlerini sayacağım. Evliliğin kusurlu hareketlerini en sona bıraktım. Çünkü sıra evliliğe gelince 9’lar 9 doğuruyor, sayı oluyor hoop 999! 999 kusurlu hareketi de burada tek tek yazarsam tarihe geçerim herhalde. Şaka bir yana evliliğin öyle bir psikolojisi var ki, evlenmeden önce karşındakinin hatalarını, eksiklerini, kusurlarını görmeme eğilimde oluyor insanlar. Ama evlendikten sonra neden bilmiyorum ama garip bir şekilde her şey değişiyor. Kusurlara, hatalara, eksiklere odaklanıveriyor herkes. İşte tam bu yüzden sevgiliyken 9 kusurlu hareketten sakınman gerekirken evlendiğinde 999 kusurlu hareketten kaçınman gerekiyor. Ne konuşsan, nasıl davransan olmuyor. Hep bir 9’a hep bir kusura çarpıyorsun.

İş hayatında 9 kusurlu hareket:
1.  İlk sırada tabii ki işe geç gelmek geliyor… İşten  geç çıkıyorum ama zinhar geç kalmamalıyım sabahları.. Ulan gece gündüz çalışıyorum, yöneticilerim öğlen işe geliyor nasıl olsa, gece yarıları zırt zırt mail cevaplıyorum diye sabahları ay beş dakika daha uyuycam ne olur yani diyorsan işte dokuz kusurlu hareketten birini yaptın!

2.Babana bile güvenme kuralı bu yakada da geçerli. İş yerinde de kimseye güvenmeyeceksin şekerim… Bugün iyisin yarın kötü. O yüzden dedikodularını, sırlarını, yavşak şakalarını kendine saklayacaksın.  Yok walla tutamam içimde patlar diyorsan tuvalet kapısının arkasına yaz. 

3. Sosyal medya oyunlarına dalmak. Farmville filan oynayıp, yok fasülyem kurudu, domates mi eksem triplerine girersen, fasülyenin kendisi oluverirsin, nasıl olduğunu da anlamazsın. 

4. Kraldan çok kralcı olmak tabii ki… Hangi ata oynasam hangi birinci gelir hinliklerine hiç girmeyeceksin. At yarışı bu kimin ne zaman ayağının kırılıp yarış dışı kalacağı belli olmaz. Bu yüzden kimseye kopppp da gel koopp daa gel demiyceksin. 
5.       İşyerinde çekirdek yemek!  Yok ben çaktırmadan yerim diyorsan yanılıyorsun. Bunun gizlisi saklısı yok. Kendi gitse kokusu kalıyor. Bizzat denedim.

6.       Google çeviri servisine güvenip de Rusçam da fena değildir azıcık da İtalyancam var Çince de çat pat demek. 

7.       Tuvalet kapısını kilitledikten sonra kontrol etmeyi unutmak… Aslında bunu başa mı yazsaydım. İş hayatında iz bırakmak önemli ama bunu tuvalette denemeyeceksin.

8. Küfürlü yazışmalar mıııı aman haaa….  Adam yerine koymadıklarınaaa walllaaa çok üzgünüm diye yalvarmak zorunda kalırsın. 

9.       Beleş interneti bulunca, eline yüzüne bulaştırmak. film arşivi oluştururum ben burada diye çakallık yapmayacaksın!

Arkadaşlıkta 9 kusurlu hareket:
1.     Can ciğer kuzu sarmasıyız, aramızda kusurun lafı olmaz diye düşünüyorsan hooop düştün ağa.

2.       Arkadaşının eski ve yeni sevgilileriyle ilgili iyi, kötü tüm düşüncelerini ayyy canım arkadaşım nasıl olsa diye paylaşmak.

3.       Kadın, erkek arkadaşlıklarında, kankalıktan sevgililiğe terfi etmek tabii ki 9 kusurlu hareketten biri. 

4.       Ne olursa olsun arkadaşına güveneceksin, arkadaşını satmayacaksın, sempatik olayım diye onun gizli saklılarını orta yerde standup yapar gibi anlatmayacaksın. 
5.       Cevapsız çağrılar, ödemeli aramalar …

6.       3 günlük sevgilini 3 yıllık dostuna tercih etmek. 

7.       Eşoğlu eşek şakalarının bokunu çıkarmak.

8.       Ben yapmadım o yaptı diye osuruk dahil tüm rezillikleri arkadaşının üzerine atmak.

9.       Kilosuyla, burnuyla, kıçıyla, kılıyla dalga geçmek.

Aşktaki 9 kusurlu hareket:
1.   İlk günden hayat hikayeni, eski sevgililerini anlatmak.

2.       Kaçan kovalanır felsefesine kapılıp, o sana geldikçe hadi hadi kovala beni diye tavşan gibi kaçmak.

3.       Kıskançlığın dibine vurmak.

4.       İlk günden siyam ikizi gibi hissetmek, sürekli buluşmak, buluşmadığın sürelerde tuvalette bile telefonda konuşmak.

5.       Olmadığın biri gibi görünmek. Yemek yerken kibar olmaya çalışmak, gülerken dikkat etmek, mini bir kuşum bennn incitme beni ayağına yatmak.

6.       Fantastik iç dünyanın kapılarını zamanından çoook önce sonuna kadar açmak.
7.       Birlikte alışverişe çıkmak, ilk haftadan onu bütün arkadaşlarınla tanıştırmak.

8.       Facebook, twitter da ona buna boncuk dağıtmak.

9.       Sarmaş dolaş, vıcık vıcık olmak.

Şimdi sıra geldi evlilikteki en önemli kusurlu hareketlere…..  Bunların hepsini yazacak kadar kırmadım daha. En bombalarını yazacağım.

Evlillikteki  9 kusurlu hareket:
1.  Karşındaki kişiyi evlenmeden önce ve evlendikten sonrasıyla kıyaslamak.

2.       Eşinin annesi, amcası, ninesi, dedesi, süt annesi, eniştesi vs.. 7 göbek akrabalarından birine bok atmak.

3.       Ortak kullanılan tuvalette sifonu çekmemek, küvette saçları unutmak.

4.       Yoruldum, başım ağrıyor, hastayım gibi ifadeleri ayda bir ya da iki kereden fazla kullanmak.
5.       İğrenç yemekler yapmak, hatta yapmamak. Armut pişse de ağzıma düşse diye beklemek.

6.       Eleştirmek, yorum yapmak, soru sormak, detay istemek.

7.       Evli, barklı, çocuklu moduna girip her şeyden elini eteğini çekmek.

8.       Kumada, yatak, yorgan, yastık kavgası yapmak.

9.       Evlilikte de restorandaki gibi davranmak. Yemek siparişi verip, yemek masaya geldikten olay bittikten sonra yan masada oturan kişinin tabağına bakıp acaba o yemekten mi söyleseydim diye düşünmek.

Benden bu kadar gerisi de sizden gelsin :)

Yazan:Reçel

3 yorum:

  1. 9 kusurlu hareket 10 kusurlu harekete çıktı bu sene, kurallar değişti, hakemim ya, ukalalık yapayım!
    Aslında blogunuzla hiç ilgisi olmayan bir yerden arayarak denk geldim, google amca'nın zerzevatlığı!
    Bu arada kendinizi ifade ediş tarzınıza bayıldım.
    Evlilik ile söylediklerinize de! Peh!

    YanıtlaSil
  2. Bu yazıya bir hakemden yorum geleceği hayatta aklıma gelmezdi:)Google sağolsun:))) Güzel yorumlar için de çok teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. Nedense aklıma düştü 'bi bakayım' dedim yorumuma, evet, yine ukala hakem :) Ama bu sefer direk blog ismini yazarak.
    Düz ama keyifli yazılarınız varmış.. İşten fırsat buldukça 'gezintileneceğim' bir yer olabilir burası. Koşturmaca arasında 'açma-germe'ler tadında biyer işte! Hakemin iltifatı bu kadar olur, daha fazlası için daha fazla oksijen gerek bana, e açayım-gereyim o zaman..
    Kolay gele.

    YanıtlaSil