24 Şubat 2012 Cuma

Olmak ya da olamamak mesele bu...

Çalışma hayatında kadın olmak mı, kadın olduğun için çalışma hayatında olamamak mı daha zor?  Hani iki ucu boklu değnek derler ya gerçekten öyle.   Türkiye’de biz kadınlar işte bu iki uç arasında gidip geliyoruz. Kaygılarımız, sorunlarımız aynı…  Biz o sorunları aşmak için boğuşup duruyoruz çünkü iki seçeneğimiz olduğunu biliyoruz savaşmak ya da çekilmek.

TÜSİAD “kadınların ekonomiye katılması sadece kadını değil, kadın-erkek tüm toplumu ilgilendirir” anlayışıyla “Çalışma Hayatında Kadın” konulu  bir film hazırlamış. Daha yeni rastladım filme. Genelde kadınlar bu tarz konularda seslerini pek duyuramıyor maalesef, sesini duyurmaya çalışanı da pek kimse takmıyor. Bu filmde erkekler de bir adım atmış. Kadınların ekonomiye katılmalarının bir toplum meselesi olduğunun altını çizmişler. Filmde Ali Sabancı’dan Ahmet Zorlu’ya Kerem Tunceri’den Çalışma Bakanı’na kadar birçok başarılı isim görüşlerini aktarıyor.
‘‘Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır’’ ne kadar tanıdık bir söz değil mi? Bu aslında bir bakış açısı. Çünkü kadının en önemli rolü bir erkeğin arkasında durmak. Bu böyle gelmiş, böyle kabul görmüş. Kimse sorgulamıyor neden kadınların  da arkalarını dayayabilecekleri, onlar yokken çocuklarına bakacak, kıyafetlerini ütüleyecek, yemeklerini hazırlayacak, evi derleyip toplayacak birilerinin olmadığını. Ama ben  kadınları bu role hapseden bu bakışın bir gün değişeceğine, kadın ve erkeğin hayatın her alanında eşit fırsatlara sahip olabileceğine inanmak istiyorum.

Bu  videoya sıkılmadan 15 dakika ayırdım, izledim. Bence sizde 15 dakika ayırın. Ayırın ki bunları görmemezlikten gelemeyin. 

  • Türkiye’nin kadınların ekonomiye katılımında sondan 4. ülke
  • Avrupa Birliği ülkelerinde her 100 kadından 59’u çalışırken Türkiye’de bu oran sadece %22
  • Türkiye’de her 100 iş verenden 6’sı kadın gayrimenkullerin de %9’u kadınların
  • Türkiye’de kadın CEO oranı gelişmiş ülkelerden iki kat daha fazla
  • Her 100 milletvekilinden sadece 9’u, her 100 belediye başkanından yalnızca %1’i, her 1000 muhtardan yalnızca 2’si kadın
  • Kanun yapıcı, yürütücü ve üst düzey yöneticilerin sadece yüzde %10’u kadın
  • Çalışan kadınların sadece %12’si çocukları için bakım hizmeti alabiliyor.
  • Türkiye kadın erkek eşitliğinde 134 ülke içinde sondan 9.uncu
  • Ülkemizde çalışan kadınların %58’inin sosyal güvencesi yok

Evet durum bu kadar vahim ama böyle gelmiş böyle gidecek değil.  Kayıtsız kalmayalım, sesimizi duyuralım ki böyle gelen böyle gitmesin!

Ne güzel söylüyor Ahmet Zorlu; ‘‘çalışan kadının ev ve iş sorumluluklarının dengelenmesi onların hayatını kolaylaştıracak, iş yaşamında önlerini açacaktır. Kreş imkanlarının yaygınlaşması teşvik edilmelidir! ‘’
Ali Sabancı, eğitimin kadınlar için çok önemli olduğunu, özgüvenli kadınların yetiştiği bir ülkede yaşamak istediğini belirtiyor. Hüsnü Özyeğin, bir şirketin sadece erkek bakış açısıyla alınan kararlarla yönetildiğinde ne kadar başarılı olabileceğini sorguluyor.

Çalışma Bakanı Ömer Dinçer kadını çocuk mu kariyer mi ikileminden kurtarmayı başarmalıyız diyor. EVETTTT KESİNLİKLE EVETTTTTT

Kerem Tunçeri’nin konuşması da beni en çok etkiledi. Kadın erkek rolleri toplumsal ve kültürel faktörlerden etkileniyor, ülke olarak takım olarak hareket etmeli, kadınların oyuna katılmalarını desteklemeliyiz diyor Tunceri.  Kenan İmirzalıoğlu cesurca itiraf ediyor, kadın erkek kağıt üzerinde eşit olsalar da gerçek hayatta maalesef değiller. Kadınların emeklerinin karşılıkları almaları, sosyal güvencelerinin olması daha adil ve gelişmiş bir toplum için şarttır.

Tekrar soruyorum şimdi çalışma hayatında kadın olmak mı, kadın olduğun için çalışma hayatında olamamak mı daha zor?  

Yazan: Reçel

4 yorum:

  1. her basarısız kadının arkasındada bır adam vardır ne yazıkkı bızım toplumumuzda kadına ıs hayatındada değer verılmıyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tam da dediğin gibi... Her başarısız kadının arkasında bir adam var. Bazen babası, bazen abisi, bazen amcası bazen de kocası... Ama bunu değiştirmek zorundayız! Bu bakışı yıkmak durumundayız. Başka yolumuz yok:(

      Sil
  2. Kadin, tutumunu da degistirmeli ama. Videoda da var, ilk konusan hani. İlk baslangic ayaklari ustunde durmayi istemek bence. Ama su anda cogu, aile baskisindan belki, bu secenegi gozardi ediyor. Yani sadece tesvik degil, egitim de saglanmali ki kadin kim oldugunu ogrensin. Sadece toplumumuz icin gecerli degil, tum toplumlard kadin, bir sekilde ayakta durmayi ogrenmeli derim

    YanıtlaSil