26 Eylül 2011 Pazartesi

Dikkat arabada kadın var!!

Erkeklere kadından ne olmaz diye sorsanız size pek çok şey söylerler. Ağızları torba değil ki büzelim… Buradan ota boka bize çamur atan sevgili erkeklere saydırmayayım şimdi. Konu başkaJ Neyse erkeklere kadından ne olmaz diye sorarsanız açık ara ile herhalde “şoför olmaz” gelir. Arabayı uçursan bile kadından şoför olmaz diyip dururlar. Nedir bu kadın şoförlerin çektiği. Neyse ki kadınlar şoförlükte de erkeklerin tahtını sallayacak yakında. Zangırr zangır sallarız biiz o tahtı. Yeni bir gelişmeyi buradan kıskanlar çatlasın modunda aktarayım size.  Kadın istihdamını desteklemek amacıyla başlatılan projeyle işsiz kadınlar taksi şoförü olarak istihdam edilecek!. Zaten kadınların şimdiye kadar taksi şoförlüğü yapmaması büyük saçmalıktı Kadından şoför olmaz diyenlerde söylediklerini yutsunlar bir güzel… Kadından bal gibi de şoför olur!

Bunun en güzel örneklerinden biri de benim. Şoförlük maceramız eşimle birlikte başladı; ama ben hep onun gerisinde kaldım. Nasıl mı? Eşimle sürücü kursuna birlikte gittik. Daha doğrusu kursa birlikte kaydolduk; ama kursa tabii ki sadece ben gittim. Kendisi ben zaten gayet iyi direksiyon dersine ihtiyacım yok diyerek direksiyon derslerine de girmedi. Kendi derslerine girmedi ama benim nasıl araba kullanamadığımı görmek için  benim bütün direksiyon derslerimde arka koltukta Buda edasıyla oturdu, bana müdahale etti.  Eeee her yolun bir sonu var tabi.. Bu kadar teri boşuna dökmedik herhalde. Bütün bunlardan sonra sınav günü geldi çattı. Tabii ki sonuç bütün alanlarda ondan yüksek not aldım ve direksiyon sınavı dahilJ Çekişmemiz burada başladı…Çaktırmadı ama rüyalarına bile girmiştirJ

Bunlar işin teorik yanı. Gelelim pratiğeJ Eşimle birlikte araba almaya karar verdik ve galeriye gidip arabayı seçtik, işlemler tamamlandığında da eşim gitti arabayı aldı. Arabayı teslim aldı almasına da eve getirecek şoför lazım!!! Sen girmesen öyle direksiyon derslerine öyle süt dökmüş kedi gibi bakarsın arabanın arkasından. Arabayı aldığı kişiye, siz eve kadar getirin ben şimdi arabayı çok iyi bilmiyorum diyerek özel şöforle eve kadar arabayı getirtti. Akşam hadi bakalım gezdir biraz da İstanbul şoför görsün dediğimde  yorgunum diyerek kıvırdı. Tabii bu fırsatı kaçırır mıyım o zaman ben kullanırım benim de ehliyetim var diyerek “bütün yorgunluğunu” üzerinden aldım. Yediremedi tabii, baktı anahtarlar elden gidiyor Neyse seni kırmayayım sen şimdi kullanma ben kullanırım dedi ve beni arka plana atarak yardımcı pilot muamelesi yaptı. Sonuç: el freni çekik bir vaziyette yaklaşık 10 kilometre yol gittik, bunu da ta ki arabadan kokular gelinceye kadar anlamadı!!! Ayrıca; yol boyunca bana işkence etti. Müziği açma, camı açma, sigaramı yak… Otobüslerde muavinlere yapılmıyor be artık bu muamaleler. 
İlk araba maceramız böyle başladı ve yıllarca bana arabayı kullanmama izin vermeden kendini şoför olarak geliştirdi. Tabii bu sırada ben de co-pilotlukta bayağı yol kat ettimLDurum o kadar vahimdi ki evin önünden arabayı çekmemi isteyenlere anahtarı verip onları arabayı çekmelerini izler duruma geldim.

Sonra bir gün hamile olduğumu öğrendim ve eşim bana sürpriz yaparak otomatik vites araba aldı ki rahat rahat arabayı kullanayım. Bir nevi mecbur kaldı diyelimJ Araba bana alındı alınmasına da ne hikmetse o anahtarlar bir türlü bana ait olmadı. Ay şimdi hamilesin heyecan yapma, stres olma derken doğum yaptım. Bebeğimle bir yere gitmek istedim. Aman bebekle yola çıkma, aman kaza yaparsan… Bu işin sonu yoktu yani. Eşime kalsa kadından şoför ben de hiçbir şekilde şoför olmazdı. Alırım elinden anahtarı!!!

Bir gün kendi kendime cesaret ettim ve aldım paslanmakta olan yedek anahtarı çıktım yollara. Arabam varken niye bineyim taksilere. Attım bebeği araba koltuğuna asıldım gaza. İlk gezintim gayet güzeldi, yakın mesafedeki bir alışveriş merkezine gittim. Gittim gitmesine de arabayı kim park edecekti?! Eyvah kadınların en çok sorun yaşadığı park etme derler ya, ben de burada takılıp kaldım. Alışveriş merkezini defalarca turladım boş yer bulabilmek için. Sonunda yanında hiç araba olmayan bir yere bir şekilde park ettim, ama nasıl park ettiğimi sormayın lütfenJ Arabanın sol tarafındaki çiziklerde derin hatıralarım var.

. Açılışı yaptıktan sonra artık her gün arabayla dışarı çıkmaya, hatta bebeğimi gezintilere çıkaramaya başladım. Azimle sıçan dağı deler derler ya yavaş park sorunumu da çözdüm. Eşim tabii bu gelişmelerden haberdar değildi. Bir şekilde araba kullanmaya başladığımı biliyor ancak ne durumda olduğumu bilmiyordu. Birlikte dışarı çıktığımız zamanlarda ise tabii ki usta şoför!!! arabayı kullanıyordu. Benim arabayı nasıl kullandığımı görmek bile istemiyor, merak da etmiyordu. Günler bu şekilde geçti, ben de hayalet sürücü kıvamında takıldım,  ta ki ben eş dost akraba ile bir yerlere gidip şoförlüğüm nam salana kadar. Arabama binenler; “vallahi senin kadar iyi araba kullanan görmedim, çok iyisin, hatta eşinden bileJ iyi kullanıyorsun” diyene kadar… Eşim hala her ne kadar bunları kulak arkası etse de, ben artık çok iyi bir şoförüm, hatta ondan bile iyiJ Bir gün işsiz kalırsam taksi şoförlüğü bile yapabilirim!!!

Konuk Yazar: Kiraz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder